Yeni yıla dair…
Henüz küçücükken kaçırılmış çocuklar gibiyiz. Tam 13 yıl oldu bizi bizden kaçıralı zalimler.
Bir ebeveyn gülümsemesi ile kandırdılar bizi. Sevgi dolu anne-baba görüntüsü verip, perde arkasında üvey olduklarını gösteriyorlar.
Bir kısmımız Stockholm sendromu ile bağlandık kasaplarımıza, onları çok sevdik, sarıldık onlara.
Bir kısmımız hayatta kalmak için savaşmaya başladık. Aman bizi öldürmesinler, eziyet etmesinler diye susuyor ve ne isterlerse yapıyoruz. Biz hayatta kalmak için, başka hayatların sönmesini, perişan olmasını izlemeye ve bunu normal olarak kabul etmeye başladık. Nihayetinde henüz büyümekte olan kendinden çalınmış çocuklarız biz.
Bazılarımız isyan etti ya da denedi. Hapislere atıldılar, işkencelere alındılar. Öldürüldü bir kısmı. Cesetleri yakılıp, külleri güllere gübre yapıldı. Yalancı Cennetin kan gülleri beslendi onlarla.
Gerçek ölümleri gizleyip, sahte intiharları
parlatıyorlar. Bir dramı komedi gibi yaşıyoruz.
Büyüdük yıllar içinde , ergen olduk. Koca toplum, esir ergen çocuklar sürüsü gibiyiz. Ne ağlamayı öğrenebildik doğru dürüst ne gülmeyi.
İyi polisleri bekliyoruz, gelsin bizi kurtarsınlar diye. Birbirinden uzak gibi görünen gerçekler aslında tam burnumuzun dibinde olabilir. Başka bir evrenden beklediğimiz iyi polisler aslında aramızda, bizimle büyüyorlar ama biz göremiyoruz.
Yılbaşı kutlamaz müslüman diyen ilahiyat profesörünün, çocuk pornocusu çıkması bile şaşırtmıyor bizi artık.
Ruhları çalınmış, beyinleri uyuşmuş, esirleriz. Büyük patlamayı bekliyoruz.
2015’de olmadı, 2016’ya taşıyoruz umutlarımızı. Bir yıl daha büyüdük. Çalındığımız gündeki çocuklar değiliz. Geleceğimiz gelmek üzere. Artık korkuları yenecek yaşa gelmedik mi.
BENZER KÖŞE YAZILARI
YORUMLAR
Henüz hiç yorum yapılmamış.